Kendisine komşu olan ülkelerin NATO'ya üye olmasını kabul etmeyeceğini, gerekirse askeri müdahalede bulunacağını açıklayan Rusya 24 Şubat'ta Ukrayna'ya karşı geniş çaplı bir askeri harekata girişmiş, başkent Kiev de dahil olmak üzere büyük şehirlere roket saldırıları başlatmıştı. Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmeye başlamasından beri, stratejistler artan çatışmanın Üçüncü Dünya Savaşı'nı tetikleyebileceğinden endişe ediyor.
Mart ayı ortasında, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky NBC News'e üçüncü dünya savaşının “zaten başlamış olabileceğini” söylerken * Ukrayna'nın eski başbakanı Oleksiy Honcharuck ise daha da ileri giderek “Üçüncü Dünya Savaşı çoktan başladı” demişti. * Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesinden bir ay sonra, savaş çıkmaza girdi ve komşu ülkelere sıçrayıp sıçramayacağına dair endişeleri artırdı. Yeni bir dünya savaşının eşiğinde olabilir miyiz?
Rusya'nın tehditlerine karşı NATO'ya katılmayı oylayacak olan iki İskandinav ülkesini ziyaret eden İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Çarşamba günü İsveç ve Finlandiya'ya karşı düzenlenecek bir saldırı durumunda İngiltere'nin askeri destek de dahil olmak üzere yardım göndermesini sağlayacak savunma anlaşmalarını imzaladı. * Johnson yaptığı açıklamada, anlaşmaların "yenilenen tehditler karşısında kuzey Avrupa'nın savunmasını güçlendireceğini" belirtti. Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile Helsinki'de düzenlediği ortak basın toplantısında Johnson, NATO'nun "kimseye tehdit oluşturmayan" bir "savunma ittifakı" olduğunu söyledi. Daha öncesinde de Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya, aldıkları karar ne olursa olsun İsveç ve Finlandiya'ya destek olma sözü vermişlerdi.
Açıklama, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı her iki ülkeyi de güvenlik stratejilerini yeniden düşünmeye sevk ettiğinden, İsveç ve komşu Finlandiya'nın önümüzdeki günlerde NATO'ya katılıp katılmama konusunda karar vermesi beklenirken gelmesi bende dejavu hissi yarattı.
Geçmişte iki İskandinav ülkesi NATO'ya katılma adımını atmak yerine daha düşük seviyeli savunma anlaşmaları politikası izlemişler, Soğuk Savaş sırasında tarafsız kalmışlardı.
İlk bakışta, gelişmeler bir dünya savaşının başlangıç adımları için abartılı görünüyor. I. ve II. Dünya Savaşları birden fazla kıtaya yayılmışken, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ise "şu an için" iki ülke arasındaki bir savaş olarak kaldı, Ukrayna kuvvetlerine yönelik dünya çapındaki destek açıklamalarına olsa da, 1 Eylül 1939'da Polonya'yı işgal ettikten iki gün sonra İngiltere ve Fransa'nın Almanya'ya savaş ilan etmesi gibi bir durum yaşanmadı. Ukrayna'ya çeşitli Batılı ülkelerden yabancı gönüllüler akın etmesi İkinci Dünya Savaşı'nın bir parçası olmayan 1936-1939 İspanya İç Savaşı'na daha çok benziyor. Gelecek bize şu an yaşananların aslında ne olduğunu gösterecektir.
Üçüncü Dünya Savaşı korkularını yaşatan hatırladığım krizleri saymam gerekirse;
- Soğuk Savaş,
- Kore Savaşı,
- Küba füze krizi,
- Vietnam Savaşı,
- Sovyetler Birliği'nin 1980'de Afganistan'ı işgal etmesi
Bu korkuların hiçbiri elbette gerçekleşmedi. Bugüne kadar, Üçüncü Dünya Savaşı hiçbir tarih kitabında gerçek bir olay olarak yer almıyor, ancak potansiyel bir kabus olmaya devam ediyor. Üçüncü Dünya Savaşı, tarih kitaplarına ancak geçmişe bakıldığında gerçek bir olay olarak yaşandığında girecek. Açıkçası bunun asla olmayacağını ummalı ve bu korkunun ileriye dönük kalması için dua etmeliyiz. Gerçekleşirse, yıkım toplam olabilir. Albert Einstein'ın 1948'de ünlü bir şekilde uyardığı gibi, "Üçüncü Dünya Savaşı'nın nasıl savaşılacağını bilmiyorum, ama size Dördüncü'nün taş ve sopalarla yapılacağından eminim."
Siz gene de ailenizi ve kendinizi korumak için en azından olası bir savaş tehlikesi ya da yeni bir soğuk savaşa karşı önlemlerinizi alın.
Kapak Görseli: Pixabay