Temettü Emekliliği İçin Yüzde Dört Kuralı

Görsel Pixabay Sanatçısı Bruno /Germany

Merhaba dostlar, 

Temettü emekliliği hedefi için yatırıma başlayan kişiler ilk zamanlar çok düşünmeseler de sonraki yıllarda birikim yapmayı nerede durdurabileceklerini ve yıllık periyotlarda ne kadar para çekebileceklerini merak ederler. Emeklilik için birikim yapmak için çok çalışıp finansal özgürlüğe ulaştıktan sonra tasarruflarınızdan ne kadarını çekip harcayabileceğinizi hiç düşündünüz mü?

Eğer çok fazla harcarsanız, finansal özgürlüğünüzü kaybedebilirsiniz ancak çok az harcarsanız da hayal ettiğiniz emekliliğin tadını çıkaramayabilirsiniz. Bu konuda finansal özgürlük camiasında benimsenen en önemli yöntemlerden birisi %4 kuralıdır. Güvenli para çekme oranı olarak da isimlendirilen ve aşağıda detaylarına göz atacağımız bu kural gelecekteki ihtiyaçlarınız için bazı hedefler koyma konusunda size yardımcı olabilir.

Öncelikle Yüzde Dört Kuralı Nedir?

İnsanların temettü emekliliği planlamasındaki en önemli odak noktası, ne kadar büyüklükte bir portföye sahip olmaları, başka bir deyişle artık çalışmak zorunda kalmadan ayakta kalabilmelerini sağlamak için ne kadar para birikimi yapmaları gerektiğidir.

Ben de dahil olmak üzere temettü yatırımcılarının çoğu 120 ay süren bir yatırım evresi sonunda yıllık kazandıkları, hiç değil ise hayatta kalmaları için temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri kadar pasif gelir akışı hedefliyorlar. Bir yatırımcı bu akışı sağlayabilirse elindeki lot sayısı azalmadan borsadan ihtiyacı olan parayı çekebilir.

Ancak finansal özgürlüğe ulaşıldıktan sonra piyasaların oynak olması, enflasyon ve temettü gelirlerinin borsa dışına aktarılması ile portföyünüzün güncel alım gücünü koruyabilmesi için sağlam bir portföy yapısına ve belirli mali kuralları uygulamaya ihtiyacınız var.

Ülkemiz için yeni bir yatırım tarzı olan ve bize ABD'den geçen temettü emekliliği için Latteden Borsaya dışında net kurallar koyabilen yerli ve milli bir üstat bulamadım ancak yurt dışında yaşayan yatırımcıların ve finansal analizcilerin yazdıklarını incelediğimde 1990'lı yılların ortalarına kadar onlarda da benzer durumların yaşandığını, daha sonra yapılan çalışmalar ile portföyden dışarıya %4 - 5 oranında bir çekim (temettü geliri ve devlet fonu geliri) yapılması ile insanların ölene kadar finansal özgürlüklerini devam ettirebileceklerinin gösterildiğini ve bir çok yatırımcının bu oranı benimsediğini gördüm. Yani yıllık ihtiyacınız olan paranın 25 katı büyüklükte bir portföye sahip olmanız sizi finansal özgür kılabiliyor.

Ortada bir kılavuz veya geniş çaplı bir araştırma yok iken 1994 yılında Güney Kaliforniyalı William Bengen isimli bir mali müşavir tarihsel gelişmeleri ve piyasaların iniş - çıkış hareketlerini incelediği çalışmasında ABD borsaları için en kötü senaryolarda dahi %4 oranında para çekimi yapılmasının %95 oranında sürdürülebilir olduğunu gösterdi. Yani bir kişi emeklilikte parasının bitmemesini istiyor ise enflasyona göre ayarlanmış olmak kaydıyla her yıl tasarruflarının yalnızca %4'ünü çekmeyi planlaması gerekiyordu. Artık %4 kuralı doğmuştu.

William Bengen

Finansal özgürlük yolunda ilerleyen bireyler için - kesin bir kural veya kanun olmasa da - artık ellerinde hedefleme için kullanabilecekleri bir yöntem vardı. Bu çalışmayı 1998 yılında yayınlanan ve Trinity Çalışması olarak da bilinen “Emeklilik Tasarrufları: Sürdürülebilir Bir Para Çekme Oranı Seçmek” adlı yeni bir makale izledi. Yeni çalışmada 1926 ila 1995 yılları arasındaki veriler incelendi; %4'lük bir para çekme oranı enflasyona göre düzeltilmiş veriler ile birlikte hisse senedi portföyünün 30 yıllık bir süre boyunca sürdürülebilir olduğunu gösteriyordu.

Yüzde dört kuralına göre, bir kişi 100.000 ABD Doları biriktirmişse, ilk yıl 4.000 ABD Doları çekebilir. Sonraki yıllarda çekilen tutar, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ile %4'lük çekilme artırılarak enflasyona göre düzeltilir. Bu, kişinin orijinal emeklilik tasarruflarının %4'ünü alarak ve ardından o yıl için TÜFE'yi ekleyerek hesaplanabilir. Yani, TÜFE %2 ise, ikinci yılda orijinal birikimlerinin %4 + %2 = %6'sını çekeceklerdir.

Yukarıda bahsettiğim iki çalışma nedeni ile finansal özgürlük ve temettü emekliliği yatırımı yapan kişiler sıklıkla %4 kuralını kullanıyor olsalar da her iki çalışmadaki tüm araştırmalar tarihsel verilere dayanmaktadır. Borsanın yarın, bundan bir yıl sonra veya bundan on yıl sonra ne yapacağını kimse bilemez.

Peki Bu Kural Bize Yardımcı Olabilir Mi?

Bir yatırımcı emeklilikte parasının bitmesinden endişe ediyorsa, %4 kuralı kendisini daha rahat hissetmesini sağlayabilir ve rahat bir emeklilik planlamasına yardımcı olabilir. Her iki çalışmanın retrospektif yapılması, %50 hisse senedine ve %50 tahvile yatırılan varsayımsal bir portföyde uygulanması ve ülkemizde piyasaların aşırı oynak olması nedeni ile çok da güvenilir değil. Kimse gelecekte borsanın ne yapacağını bilmiyor. Geleceğin nasıl gideceğini kimse bilemese de para çekme oranınız ne kadar düşükse, başarı şansınız o kadar yüksek olur. Açıkçası, daha düşük bir para çekme oranı, yatırım potasında daha fazlasına ihtiyacınız olacağı anlamına gelir, bu nedenle o noktaya ulaşana kadar inşa etmeye devam etmeniz gerekiyor.

%4 Kuralının Avantajları ve Sınırlamaları

%4 kuralı daha eski, genel bir kuraldır ve herkes için geçerli değildir. Bu, her yatırımcının kendileri için anlamlı olup olmadığını görmek için artıları ve eksileri değerlendirmesi gerektiği anlamına gelir.

Artıları

  • Uygulaması Kolay: Kuralı takip etme sürecinin kendisi, anlaşılması ve takip edilmesi kolaydır. %4 kuralını doğru bir şekilde uygulamak için karmaşık piyasa olaylarını anlamaya gerek yoktur.
  • Fonların Tükenmesini Önleyebilir: Kural, insanlara emeklilik sırasında birikimlerinin tükenmemesi için yardımcı olmak için oluşturulmuştur. Bu, bazı durumlar için hala geçerli olabilir.
  • Gelir Sabittir: Bireyler, birikimlerinizden elde edilen gelir açısından her yıl ne bekleyeceklerini tam olarak bilirler.

Eksileri

  • Vergi Problemleri: Kural, bir yatırımcının nerede yaşadığına ve hangi hesaptan para çektiğine göre büyük ölçüde değişebilen vergileri ve temmettü stopajını hesaba katmaz.
  • Herkese Uygun Bir Çözüm Değil: %4 kuralı genellikle bir yatırımcının tasarruflarının %50 - 60'ının hisse senetlerinde olduğunu varsayar. Durum böyle değilse, kural çalışmayabilir çünkü yatırımcının getirisi genel piyasayla eşleşmeyebilir.
  • Sağlam Değil: Kural, yaşam tarzı veya pazar değişiklikleri gibi birçok faktörü hesaba katmaz. Kuralın kendisi birçokları için modası geçmiş olabilir.
  • Yüksek Enflasyon: 2022'de ortaya çıkanlar gibi yüksek enflasyon dönemlerinde, maksimum para çekme işlemlerine yönelik TÜFE ayarlaması, bireyin tasarruflarının çok hızlı bir şekilde aşınmasına neden olabilir.

%4 Kuralını Emeklilik Planlamasında Kullanmak Güvenli mi? 

%4 kuralını kullanmamızın en basit yolu, toplam giderlerimizi alıp kira gelirimizin karşılayacağı tutarı çıkarmaktır. Ardından, borsa yatırımlarımızdan ne kadar çekmemiz gerektiğini belirlemek için kalan tutarı 25 ile çarpabiliriz. %4 kuralı, emeklilik planlamanızda nereye gitmeniz gerektiğine dair genel bir fikir vermek için harika bir başlangıçtır. Bununla birlikte, gerçek bir katı kuraldan daha çok bir genel kural olarak ele alınmalıdır. Sizi doğru yöne yönlendirmek için bir kılavuz olarak kullanın.

Ayrıca unutmayın ki Kuralın yaratıcısı da dahil olmak üzere birçok kişi, en kötü durum senaryosu dışında %4.5'in herkes için daha iyi bir kural olduğunu söylüyor. Bazıları da mevcut faiz oranı koşullarında %3'ün daha güvenli olabileceğine dikkat çekiyor.

%4 kuralıyla yapabileceğiniz en büyük hata, harfi harfine takip etmeniz gerektiğini düşünmektir. Bir başlangıç ​​noktası ve emeklilik için birikim yapmanıza yardımcı olacak temel bir kılavuz olarak kullanılabilir. 

Peki Bu Kuralın Çalışmayacağını Düşünenler Var Mı?

Pinti Değil Tutumluyum isimli blog tarafından da incelenmiş olan, Morningstar isimli ABD merkezli bir varlık yönetimi şirketi tarafından Kasım 2021'de yayınlanan Emeklilik Gelirinin Durumu: Güvenli Para Çekme Oranları isimli çalışmasında geleceğe yönelik fiyat beklentilerini Monte Carlo simülasyonu ile değerlendirip güvenli çekilebilir oranın %3.3 olduğunu tahmin ettiler. Çalışma %3.3 oranında bir çekim yapılmasının %70, %4 oranında bir çekim yapılmasının ise %74 oranında başarılı olduğunu gösteriyor. Gene de ABD piyasaları için yapılan bu tahminlerin bire bir ülkemize uymasının beklenemeyeceğini vurgulamam gerek.

%4 kuralı zaten emeklilik planlama stratejinizin bir parçası mı? Eğer öyleyse, planlarınızda ne kadar sadık kalabileceğinizi düşünüyorsunuz?

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

نموذج الاتصال